Dr. Hilmar Kaiser ile “1915’te Ermeniler ve Türkler” Söyleşisi

Saat 21:00’e kadar süren Hilmar Kaiser’in seminerini Yönetim Kurulu Başkanı açtı ve salondan ayrıldı. Moderatör Necat Özgür “Çemişgezek Sürgünü” adlı bir kitap yazdığını. Bu kitabı yazarken Dr. Kaiser’i tanıdığını kendisi ile her konuda anlaşamasa da onu oldukça tarafsız olarak gördüğünü belirtti.

Hilmar Kaiser “Kendisinin 1914-1918 arası arşiv inceleme uzmanı olduğunu, Osmanlı arşivlerinde ve askeri arşivlerde ve yabancı arşivlerde çalıştığını, AKP döneminde Genel Kurmay arşivinin sivil kütüphaneye taşındığını ve bir bölümü hariç artık incelenebildiğini, 1.750.000 Ermeni nüfusun 1.400.000’inin öldüğünü, 200.000’nin (çoğu kadın ve çocuk) asimile edilerek müslümanlaştırıldığını söyledi. Bu dönemde bazı belgelerden ve Osmanlı görevlilerinden ismen bahsederek  olaylarda ki rollerinden, Cemal Paşa gibi emirlere karşı gelen veya yumuşatan bazı subayların olduğundan bahsetti.

Yapılan yer değiştirme uygulamasının adeta bulvarda seyreden trafiğin trafik kurallarından uzaklaşma nedeni ile çığırından çıktığını, bazı Kürtlerin de katliamlarda etkin olduğunu, sonuçta yer değiştirme faaliyetlerinin soykırım haline dönüştüğünü…” belirtti. Bazı Ermeni göç fotoğrafları gösterdi.

Soru bölümünde bazı üyelerimiz kendisine şunları sordu:

  • Osmanlı da sadık millet olarak kabul gören Ermeniler nasıl bu hale geldiler?
  • Savaş ortamında Ermenilerin ihanetleri bu yer değiştirmeyi zorunlu karar haline getirmemiş mi?
  • 1914 öncesinde ABD ve Almanya’nın rolünün ne olduğunu düşünüyorsunuz? Wilson prensipleri sadece milletlere özgürlük getirmeyi mi amaçlıyordu yoksa Rusya, Avusturya Macaristan ve Osmanlı İmparatorluklarını yıkmak için de kullanıldı mı?
  • Sarıkamış Allahuekber dağlarında 000 kişilik ordusunu çeşitli haberleşme ve yönetim zafiyeti göstererek kaybeden Talat Paşa ve İttihatçılar, İstanbul’dan Ermeni vatandaşların yer değiştirme faaliyetlerinde yönetim zafiyeti yaşatması karşılıklı katliamları nasıl etkilemiştir?
  • Ermeniler tarafından katledilen Türklerin sayısı nedir?

Dr. Kaiser’in cevabı özetle: “Ben 1914-1918 arası Ermenilerin nerede nasıl etkilendiği, Osmanlı İttihat ve Terakki görevlilerinin bu dönemdeki göçler sırasındaki rolleri, Teşkilat-ı Mahsusa’nın rolü konusunda arşiv araştırmacısıyım. Diğer konularda tarihçilerin uzmanlığına baş vurulmalı. Ermenistan’da beni Türk Casusu olduğumu düşünüyorlar. Almanlar 1. Dünya Savaşında Osmanlı ile müttefikti ama Doğu Anadolu’da göçle ilgili etkili olan Alman yoktu… Hükümetinizin tarihçilere hazırlattığı tarafsızlık iddiasındaki raporlar son dönemde tepki yaratmış ve birçok ülkenin “soykırım” kabul etmesini tetiklemiştir. Ülkenizde tarafsız çalışma yapan öğretim üyeleri ülkeden ayrılmış durumdadır. Bu durum, Türkiye’nin son derece aleyhine olmaktadır.”

Dr.Kaiser, 1915-1916 da yaşanan  Ermeni halkının tehcir (relocation) edilmesi ve yaşanan elim hadiseleri sadece kısıtlı tarihler arasında  değerlendirmiştir. Osmanlı İmparatorluğu içinde 1880ler den başlayan Çarlık Rusyası- Ermeni ittifakı sürecinde Türk/Müslüman ahali ile Ermeni sosyal- millici ayaklanma hareketleri arasında yaşananları inceleme ve değerlendirme kapsamına almayarak bir anlamda sınırlı ve tek tarafın yaşadıkları ile ilgili bir araştırma içinde olduğu gözlenmiştir.

İmparatorluk toprakları içerisinde yer değiştirme sırasında yaşanan elim hadiseleri Genocide/Soykırım olduğu şeklinde tanımlamış, Kemah deresinde yapılan katliamı Almanların konsantrasyon kamplarında yapılanlarla özdeşleştirmiştir.

Günümüzde İsrail’i in Gazze de yaptığı katliamlarla ilgili sorulan bir soruya, henüz elinde belgeler olmadığı için yorum yapamayacağını ifade etmiştir. Hamas’ın terör örgütü olduğunu vurgulamış, günümüz Alman hükümetinin İsrail devletine desteğini de “Ben Alman hükümetinin siyasetinden sorumlu değilim, onlara oy da vermemiştim.” şeklinde ifadede bulunmuştur.

İlk bir saatin sonunda dinleyiciler salonu terk etmeye başlamış, sürekli açılıp kapanan kapı gıcırtısı yüzünden konuşmacı duyulamaz hale gelmiştir.

Ülke gündeminde yeni maarif modeli, tasarruf paketi, emeklilerin durumu, vb. gibi yanmakta olan sorunlar varken; tarafsız olmayan araştırmalarıyla, yanlı olarak verilmiş bilgilere dayanan bir sunumun yapılmış olmasını ODTÜ Mezunları Derneği üyelerinin değerlendirmelerine

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*